Sevgili dostlarım,
Bu forumu ve Model Trenciler Kulübünü kurduktan sonra birbirimizi daha iyi tanımaya başladık. Sizler birbirinizi, ben sizleri, sizler de beni ve Proses'i tanıdınız umuyorum.
Çok sınırlı sayıda da olsa bazılarınızla daha yakın oldum, dertleştim, samimi fikirlerimi paylaştım ya da sizlerin düşüncelerini öğrendim.
Bunu yüzyüze karşılaştıklarımızla tabii ki daha iyi yapabildik. Ama bazı hiç karşılaşmadıklarımızla da birbirimizi iyi anladığımızı düşünüyorum.
Bazılarınız hala farklı düşünüyor olabilse de benim ve dolayısı ile Proses'in ticaret anlayışında bir "karşılıklı iyi niyet" olduğunu anlayanlar olduğunu düşünüyorum.
Aynı samimiyete ve iyiniyete dayanarak sizlerden bir konuda yardım istiyor, fikir almak istiyorum.
Bazılarınızın bildiği gibi bugün Roco satış müdürü bay Keimel, Proses'i ziyaret etmek için Türkiye'ye geliyor.
Bu ziyaretin amacı Proses ve Roco arasında bir işbirliği yapabilmenin zeminini araştırmak.
Nurnberg'de daha önce bir toplantı yaptık ve ben ilk görüşmemizde Roco'nun Türkiye pazarı ile ilgili hiç bir bilgisi olmadığını ve onların şu anda diğer ülkelerde uyguladıkları satış politikasının bize hiç uymadığını gördüm.
Bay Keimel de daha detaylı ve rahat görüşebilmek için Türkiye'ye gelmeyi önerdi, ben de kabul ettim.
Nitekim bugün 2 Şubat Türkiye'ye geliyor, muhtemelen Cumartesi günü de Tepe Nautilus'da olacağız.
Bazılarınızla daha önce paylaştığım derdim şu.
Şu anda anlaşmış olduğumuz markalar bile benim görüşüme göre Türkiye'deki AC (Marklin) pazarının dışındaki pazar için çok fazla.
Bildiğiniz gibi Proses olarak Hornby Grubu (Hornby, Lima, Rivarossi, Electrotren ve hatta N scala da Arnold) ve Bachmann grubu olarak da (Bachmann, Aristo, Liliput ve N scalada da Graham Farish) getirebileceğiz ve bunları Avrupa'daki RRP (Tavsiye Edilen Satış Fiyatı) üzerinden satabileceğiz. Açıkçası bu fiyatları bile yüksek buluyorum ama şimdilik daha fazlasını yapamıyoruz.
Ancak problem şu:
Türkiye'de bu forum ve kulüp sayesinde her marka için bir kıpırdanma olduğunu düşünüyorum. Yani bu oluşumlarımız Marklin, Fleischmann, Piko, Mehano gibi markaların da satışında az da olsa bir hareket sağladı ve sağlamaya da devam edecek gibi görünüyor.
Ama anlaşılan o ki Türkiye'de sadece tren veya Proses gibi sadece 2-3 çeşit sınırlı sayıda hobi konusunu iş edinmiş firmalar için durum hala zor. Bu çabalarımız belki 10 sene sonrasında hem firmalar hem de kullanıcılar için daha uygun ve verimli şartları beraberinde getirmiş olacak. Ancak henüz çok erken.
Sizler bütün iyi markalar gelsin isterken ve ben de "evet bunlar gelsin ama normal fiyatlarla gelsin" diye uğraşırken atladığımız bir şey var. Türkiye'de ayda 100 loko satılıyor mu bilemiyorum. Herhalde satılmıyor. Şu anda Türkiye'nin en büyük grubu olduğunu düşündüğüm bu forum üyeleri ayda kaç loko alıyorlar? Biz bu ay şimdiye kadar 12-13 tane Liliput sattık. Ama ilk defa Türkiye'ye geldi ve herkesin istediği bir kaç model vardı. Önümüzdeki ay daha az olacak sonraki ayda aynı şekilde azalacak.
Liliput çıtası yüksek modellerden biri. Roco da aynı şekilde yüksek kaliteli ve fiyatı da haliyle yüksek olan markalardan.
Karar veremediğim ve sizlere samimiyetle danışmak istediğim bir şey var.
Eğer Roco ile yurtdışı (Avrupa, Amerika değil) fiyatlara satılabilecek şekilde Roco getirebilsek, diyelim senede kaç tane daha loko alırsınız? Bu sadece samimiyetle sorulmuş bir sorudur, tabii ki bağlayıcı hiç bir tarafı yoktur.
Kaldı ki Roco dediğimiz zaman sadece loko değil tüm ürün yelpazesini düşünmemiz gerekiyor.
Yani 3-5 meraklımız 3-5 loko da Roco'dan alabilelim derken onların Hornby'nin neredeyse 2-3 katı fiyatına satılan ve belki de hiçbir fazlası olmayan digital sistemlerini de getirmemiz gerektiğini düşünmeliler. Bir Hornby decoderi sizlere 35 YTL ye satıyoruz ve Roco dahil hemen her digital sistemle uyumlu (sizler denediniz). Ama bir Roco digital dekoderin fiyatı 70-80 YTL dir.
Hornby digitali bazılarınız denedi, gördü. 2-3 misli fiyata Roco alır mısınız?
Roconun 3-5 lokosunun dışında da bir satışı sizce olabilir mi?
Bir ticari firmanın böyle bir soruyu açıkça sormasını garip bulanlar olabilir. Ancak beni veya Proses'i tanıyanlar bu sorunun altında ticari açıdan düzgün bir iş yapma ayrıca "Proses ve model trenciler" açısından en uygun şartları yaratabilme ve yarı yolda kalmama" kaygısı olduğunu anlayacaklardır.
Roco ile anlaşabilmemizin en önemli şartı onların afişe "Perakende Satış Fiyatı" üzerinden satabilecek şekilde Proses'e fiyat verebilmeleri olacaktır. Bu fiyatın belki %10 üstü benim açımdan kabul edilebilir.
Ama önemli olan Roco'ya sizlerin ne kadar talebi olacağıdır.
Bu forum Türkiye'deki marka bağımsız tüm model trencilere hizmet ediyor.
Fikirlerinizi belirtir ve bu konudaki fikirlerinizi belirtirseniz, sizlerin de bana ve Proses'e ve sonuçta da gene karşılıklı olarak faydalanabileceğimiz bir karara yardımcı olabilirsiniz.
Şimdiden teşekkür ederim.
Harun
Bu arada Roco'yu Türkiye'de Avrupa fiyatlarıyla görmek isteyen üyelerimiz Cumartesi günü Tepe Nautilus'a gelip bay Keimel'le tanışabilir ve onun Türkiye pazarı hakkında fikir sahibi olması konusunda bana yardımcı olabilirler. Çok da iyi olur.